7442 Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun

7442 Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun

Mevzuat: 7442 Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Resmi Gazete tarihi ve sayısı: 05 Nisan 2023 Tarihli ve 32154 Sayılı Resmî Gazete https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/04/20230405.pdf  
Özet: Bu Kanun ile;   18/4/2006 tarihli ve 5488 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinde yapılan düzenleme ile Bakanlığın tarım sektöründe sözleşmeli üretimin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için gerekli düzenlemeleri yapacağı ve sözleşmeli üretimi özendirmek üzere üreticilere, bu Kanunla belirtilen desteklerin verilmesinde öncelik tanınacağı hükme bağlanmış ve sözleşmeli üretim kapsamında uygulanacak usul ve esaslar belirlenmiştir. Bu kapsamda tarımsal üretim sözleşmesinden doğan davalarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak sayılmış ve tarımsal üretim sözleşmelerinde belirtilen mücbir sebepler haricinde sözleşme kapsamında üretilen ürünün alımından veya satımından vazgeçen üretici ya da alıcılar için ceza koşulu belirleneceği düzenlenmiştir.   31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 14 üncü maddesinin 1 inci fıkrasına eklenen “Nakil vasıtaları ile ormanlara yıkıntı veya inşaat atığı atmak ya da hafriyat veya çöp dökmek;” bendi ile, Devlet ormanlarına nakil vasıtaları ile yıkıntı veya inşaat atığı atmak ya da hafriyat veya çöp dökmek suretiyle ormanlara, doğal hayata ve çevreye verilen zarar “orman suçu” sayılmıştır. Buna ek olarak; Devlet ormanları içinde maden aranması ve işletilmesi ile madencilik faaliyetleri bakımından izlenecek usul ve esaslar belirlenmiştir.   3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8/K maddesine eklenen “Bakanlık; Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan tarım arazileri hariç olmak üzere, mülkiyeti gerçek ve tüzel kişilere ait olup, hisselilik, mülkiyet ihtilafı, parçalılık, tarımsal faaliyete son verilmesi, göç veya başka bir sebeple üst üste iki yıl süreyle işlenmeyen tarım arazilerini tespit ederek, ekonomiye kazandırılması ve kamu yararına kullanılması için bu arazileri kira geliri arazi maliklerine ait olmak üzere ve arazinin vasfının değiştirilmemesi şartıyla sezonluk olarak rayiç bedelden aşağı olmamak üzere kiraya verir.” fıkrası eklenmiş ve sair hususlar düzenlenmiştir.   https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/04/20230405-1.htm
Mevzuat: 7445 İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Resmi Gazete tarihi ve sayısı:  05 Nisan 2023 Tarihli ve 32154 Sayılı Resmî Gazete https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/04/20230405.pdf 
Özet: Bu Kanun ile;   9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’na, “Konutta haciz” başlıklı “MADDE 79/a” eklenmiştir. Bu madde kapsamında; icra müdürlerinin haciz yapılması talep edilen yerin konut olduğunun tespit etmesi halinde bu yerde haciz yapılmasına karar vereceği ve bu kararı derhal icra mahkemesinin onayına sunacağı düzenlenmiş, haciz yapılması talep edilen yerin konut olmadığının anlaşılması halinde ise mahkemenin konutta haciz yapılmasına dair kararı kesin olarak kaldıracağı düzenlenmiştir. Konut olmadığı kabul edilen bir yerle ilgili verilen haciz kararı üzerine yapılan haciz işlemi sırasında, bu yerin konut olduğu anlaşılması durumuna ise ayrıca yer verilmiştir.   19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 43 üncü maddesine, avukatların büro kurma giderlerinin karşılanması için kredi ve finans kuruluşları ile kredi veren kamu kurum ve kuruluşlarınca uygun şartlarda finansman desteği sağlanacağını düzenleyen bir fıkra eklenmiştir. Buna ek olarak, aynı kanunun 65 inci maddesinde yapılan değişiklik ile mesleğe yeni başlayan avukatlardan ilk 5 yıl boyunca yarı oranında alınan baro keseneğinin, artık alınmayacağı düzenlenmiş ve adli yardım bürosunun gelirleri arasında yer alan harçların ve para cezalarının oranının yüzde 2’den yüzde 3’e çıkarılacağı hüküm altına alınmıştır.   26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 5 inci maddesinin 3 üncü fıkrasında yapılan değişiklik ile Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülecek, konusu parayla ölçülebilen uyuşmazlıklarda, dava değeri 500 bin liradan bir milyon liraya çıkarılmış ve söz konusu parasal sınırın her yıl yeniden değerleme oranında artırılacağı düzenlenmiştir.   7/6/2012 tarihli ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 17 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında yer alan “yapar.” ibaresi “yapar ve taraflar hazır değilse her türlü iletişim vasıtasını kullanarak hazır bulunmayan tarafları bilgilendirir.” şeklinde değiştirilmiş ve arabulucunun, arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen tutanak ve sonuçları konusunda taraflara gerekli açıklamaları yapacağı ve taraflar hazır değilse her türlü iletişim vasıtasını kullanarak hazır bulunmayan tarafları bilgilendireceği hüküm altına alınmıştır.   Yine 6325 sayılı Kanun’a eklenen 17/B maddesi ile; taşınmazın devrine veya taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak kurulmasına ilişkin uyuşmazlıkların arabuluculuğa elverişli olduğu düzenlenmiştir. Bu kapsamdaki uyuşmazlıklarda, tarafların yazılı olarak kararlaştırması ve arabulucunun bu kararı tutanak altına alması halinde arabulucunun talebiyle, arabuluculuk süreciyle sınırlı olmak ve konulduğu tarihten itibaren 3 ayı geçmemek üzere tasarruf yetkisinin kısıtlandığına dair tapu siciline şerh verileceği ve bu şerhin, tarafların anlaşamaması veya tarafların şerhin kaldırılması konusunda anlaşması halinde arabulucunun talebiyle, 3 aylık sürenin sonunda kendiliğinden kalkacağı düzenlenmiştir. Buna ek olarak; tarafların anlaşması sonucunda düzenlenecek anlaşma belgesinin mahiyeti ve düzenleme sırasında izlenecek usul ve esaslar da madde metnine eklenmiştir.   6325 sayılı Kanunun 18/A maddesinin 7 nci fıkrasına, 3 üncü cümlesinden sonra gelmek üzere ve 16 ncı fıkrasına “Avukatı bulunsa bile asıl tarafı da bilgilendirir.” cümlesi eklenmiş, bu eklemeler ile; arabulucunun, avukatı bulunsa bile asıl tarafı arabuluculuk süreci hakkında bilgilendirmek zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.   6325 sayılı Kanuna eklenen 18/B maddesi ile “Kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıklar, taşınır ve taşınmazların paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin uyuşmazlıklar, Kat Mülkiyeti Kanunu’ndan kaynaklanan uyuşmazlıklar, komşu hakkından kaynaklanan uyuşmazlıklar” bakımından dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması, dava şartı olarak belirlenmiştir. Bununla birlikte; kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümlerin, dava şartı olarak arabuluculuk usulüne tabi olmayacağı ayrıca belirtilmiş ve sair hususlar düzenlenmiştir.   https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/04/20230405-3.htm
Türkçe
Sohbete Başla
1
Yardım lazım mı?
Merhaba. Size nasıl yardımcı olabiliriz?